Jeoloji, binaların, barajların, tünellerin, tankların, rezervuarların, otoyolların ve köprülerin yapımında kullanılan alan hakkında bilgi sağlar ve deprem, heyelan, ayrışma etkileri vb. gibi jeolojik tehlikeler nedeniyle arızalara duyarlı alanların belirlenmesine yardımcı olur. Üstelik, binanın uygun zemine yapılması güvenli bina ve yerleşim alanlarının oluşturulmasında elzem bir konudur. Bu yüzden bina projesinin zemine uygun olacak şekilde hazırlanmasında jeolojik ve jeoteknik özelliklerin dikkate alınması hayati önem taşımaktadır. Jeoloji Mühendisi Özgür F. Çümen herhangi bir binanın inşa sürecine başlamadan önce, yapımı devam ederken ve yapımı bittiğinde dahi jeoloji bilimi ile iç içe çalışılması gerektiğini belirtiyor.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Neler yapıyorsunuz?
Merhabalar, ben Özgür Fatih Çümen, 1990 Erzincan doğumluyum. 2014 yılı Süleyman Demirel Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği mezunuyum. 2015 yılından beri Türkiye’nin farklı bölgelerinde devam eden mühendislik projelerinde genellikle tünel projelerinde görev alıyorum. Kariyerim şu anda bu sektörde ilerliyor.
Yapımı planlanan mühendislik yapılarının öncesinde ana kriter, binanın inşası kadar yapım ortamındaki alanlarda öncesinde ne olup bittiği, sonrasında ne olacağı? gibi soruların cevap veren jeoloji bilgisinin olmasıdır
Jeoloji bilimi birçok mühendislik dalıyla bağlantılı olan bir alan, özellikle de inşaat mühendisliği ile. Peki inşaat jeolojisi nedir, nasıl tanımlayabiliriz?
Jeoloji bilimi sizin de belirttiğiniz üzere birçok bilim dalı ile etkileşimde olan, çok geniş alanlara hitap eden bilim dalıdır. Çalışma alanlarına göre maden sektöründen enerji kaynaklarına, inşaattan endüstriye kadar birçok mühendislik çalışmalarının temelinde jeoloji vardır. Jeolojinin en ilişkili olduğu alanlardan biri de inşaat sektörüdür. İnşaat sektörü ülke ekonomilerinin değer kazanmasında kalkınmayı destekleyen önemli bir sektördür. Her geçen gün çok sayıda büyük-küçük projelerin sayısı artarak devam ederken yapımı planlanan mühendislik yapılarının öncesinde ana kriter, binanın inşası kadar yapım ortamındaki alanlarda öncesinde ne olup bittiği, sonrasında ne olacağı? gibi soruların cevap veren jeoloji bilgisinin olmasıdır.
Bina inşa sürecinde jeoloji bilimi ile birlikte çalışmak bir gereklilik
Jeoloji inşaatta nasıl bir role sahip?
Bir mühendislik yapısının yapım ortamındaki davranışını etkileyen doğal ortamların kaynağında jeoloji bilimi yer almaktadır. Jeoloji bilimi bu ortamların doğal mı, yapay mı olduğunu ayırır. Öncelikle doğal ortamı su, toprak, zemin ve kaya gibi olarak tanımlamaktadır. Yapay ortam ise dolgudur, jeoloji daha çok doğal ortamdaki ifadelerin mühendislik yapısı ile olan etkileşimini araştırır, gerekli deney ve gözlemlerle yorumlayarak sayısal olarak ifade eder. İfade edilen değer bize inşaat jeolojisi ile ilgili tanımlamayı vermektedir. Jeolojide ise biz bunu mühendislik jeolojisi olarak adlandırıyoruz. Herhangi bir mühendislik yapısı yapımına başlamadan önce, yapımı devam ederken ve yapımı bittiğinde dahi jeoloji bilimi ile iç içe çalışılarak devam eder.
Kayaçlar sağlamsa bina temellerinde, zayıfsa iyileştirilip bina desteklemelerinde kullanılıyor
Kayaçlar inşaat alanında nerede ve nasıl kullanılıyor?
Biz kayaçları inşaata bir yapı elemanı olarak mermer, granit vb. gibi çeşitli yapının farklı alanlarında kullanırız. Bazen de kayaçlar sağlam kaya olarak mühendislik yapısının temellerinde, zayıf ise iyileştirilip güvenli desteklemelerinde kullanılmaktadır.
Bir jeoloji mühendisi olarak inşaat sektöründe çalışıyorsunuz, ne tür sorunlarla karşılaşıyorsunuz bu alanla ilgili, yeterli önem veriliyor mu?
Evet, bir jeoloji mühendisi olarak inşaat sektörü içerisindeyim. Bulunduğum sektör tünel inşaatı olarak ulaşım amaçlı yapılmaktadır. Ulaşımın daha güvenli, daha kısa zamanda ve daha ekonomik olarak yapılması için çalışmalarımı devam ettiriyorum. Biz yer altında olduğumuz için tünellerde sürekli yukarıda da bahsettiğim doğal ortamlardan kaya ile etkileşimin inşaat yapım aşamalarının en kısa sürede güvenle desteklenmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz daha çok kazı ile ilerleme sağladığımız için kazıyı etkileyebilecek ilerlemeyi en güvenli ve hızlı nasıl yapabiliriz bunu yapmaya çalışıyoruz. Tünel kazımızın yavaşlamasına sebep olan problemleri örneğin zayıf zeminlerde kazı, göçük durumu, kaya zayıflılığı, kaya sağlamlılığı, su durumu, havalandırma, gaz vb. etkenleri belirleyip erken müdahale ile çözmeye çalışıyoruz.
Özgür Fatih Çümen
Jeoloji Mühendisi
Yazar: Sibel MAZREK